Reis

Ayrıca bakınız: reis

Türkçe

Özel ad

Reis (belirtme hâli Reis'i)

1. (beldeler) Konya ili Akşehir ilçesine bağlı bir belde.
2. (belediyeler) Konya ili Akşehir ilçesine bağlı bir belediye.

Söyleniş

• IPA^(anahtar): ɾeˈʔis, (çoğulu) ɾeʔisˈleɾ
• Heceleme: Re‧is

Kaynakça

• YerelNET-Yerel Yönetimler Portalı: "Reis Belde Belediyesi(Akşehir)"

Almanca

Söyleniş

• IPA^(anahtar): ʀaɪ̯s, (çoğulu) ˈʀaɪ̯zə

• Reis

  (dosya)

  ,

  Reis

  (dosya)

  , çoğulu

  Reise (Avusturyaca)

  (dosya)

• Kafiyeler: -aɪ̯s
• Heceleme: Reis, çoğulu Heceleme: Rei‧se

Köken

Orta Yüksek Almanca rīs (gmh), Eski Yüksek Almanca (h)rīs (goh) (muhtemelen önceleri „titreyerek hareket eden“ demekti).

Ad

Reis n (tamlayan hâli Reiss, çoğulu Reisen)

1. (buğdaygiller) pirinç

   Hier wird seit Jahrhunderten Reis angebaut.

   Burada asırlardan beri pirinç ekilir.

2. (aşçılık) pilav

   Soll ich lieber polierten Reis oder Naturreis nehmen?

   Parlatılmış veya tabii pirinç mi alsam daha iyi olur?

   Wünschen Sie als Beilage Reis oder Kartoffeln?

   Yanıbaşına pirinç mi, patates mi istersiniz?

   Reis schmeckt mir am besten mit Soja-Sauce.

   Pirinci en çak soya sosuyla severim.

Eş anlamlılar

• Reispflanze

Üst kavramlar

• Getreide

Alt kavramlar

• Kochbeutelreis, Langkornreis, Milchreis, Nassreis, Naturreis, Rundkornreis, Schnellkoch-Kochbeutelreis, Wildreis
• Rangunreis/Rangun-Reis; Basmati

Deyimler

• etwas ist so wichtig, wie wenn ein Sack Reis in China umfällt

Sözcük birliktelikleri

• Reis polieren, geschälter, ungeschälter, polierter Reis

Türetilmiş kavramlar

• Reisanbau/Reisbau, Reisbauer, Reisbrei, Reisdrink, Reisfeld, Reisgebäck, Reisgericht, Reisgetränk, Reishandel, Reiskorn, Reismehl, Reisnudel, Reisöl, Reispflanze, Reisschüssel, Reiswaffel, Reiswein, Soja-Reis-Drink

Kaynakça

• Şablon:Ref-Duden